Serbest Radikaller ve Antioksidanlar
- dytsedakoca
- 29 Tem 2024
- 3 dakikada okunur
Serbest radikaller; vücudumuzda oluşabilen, dışarıdan dolaylı veya doğrudan vücuda giren zararlı kimyasal maddelerdir. Vücutta oranının artması pek çok hastalığın oluşumuna sebep olabilir. Bunlardan bazıları kanser, kalp damar hastalıkları, cilt alerjileri, göz ve akciğer hastalıklarıdır. Başlıca serbest radikaller hidrojen peroksit, hidroksil radikali ve süperoksit radikalidir. Günümüzde serbest radikaller, kozmetik ve anti-aging (yaşlanma karşıtı) araştırmalarında adından daha sık söz ettirmektedir. 1956 yılında Harman isimli bir bilim insanı “yaşlanma, normal hayat süresince meydana gelen serbest radikallerin sebep olduğu yıkımların bir sonucudur.” demiştir. Vücüdunda serbest radikal yükü bulunan bireylerin hücrelerinin yaşlanma hızının daha fazla olduğu saptanmıştır (1).
Serbest radikallerin anlaşılmasının daha kolay olması için kısaca örneklerle bahsetmek istiyorum. Doğada bulunan elementler, bünyesinde barındırdığı elektron sayısına göre numaralandırılmıştır. Elektron dizilimi ilk yörüngede 2 elektron, sonraki yörüngelerde 8’er elektron olacak şekilde doğada varolmuştur. Keşifler esnasında bazı elementlerin en dış yörüngedeki elektron sayıları tamdır. İlk halkayı 2 elektron ile tamamlamış fakat bir üst halkayı veya ondan sonraki halkalardan herhangi birini sekize tamamlayamamış olan elementler kararlı yapıda olamazlar. Doğası gereği kararlı olmak isteyen elementler başka kararlı olamayan elementler ile ortak bir elektron kullanarak kararlı hale geçip bileşikler kurabilir.
Aynı durum insan vücudunda da meydana gelebilir. Işte kararlı olamayan, dış yörüngesinde fazla elektron bulunduran ve bu elektronu bağ yapmayıp kararlı olmadan organizmada dolaşan, serbest radikallerdir. Vücutta dolaşan, kararlı olmadığı için bağışıklık sistemimizin düşman olarak gördüğü, hücrelere zarar verebilen ve hastalığa sebep olabilen yaramaz çocuklardır bizim için serbest radikaller. Onları vücutta yakalayıp uslu durmasını sağlayan bakıcıları da antioksidanlardır. Antioksidanın kelime anlamına bakacak olursak, anti-oksidan yani oksidasyonu tersine çeviren, oksidasyon önleyici demektir. Vücudun kendini savunma mekanizmalarından sadece biridir. 16 saat açlıkta aktivitesi maksimum seviyeye çıkmaktadır (3).
Aralıklı oruç (intermittent fasting) diyetinin mantığı bu ilkeye dayanmaktadır. Sindirim sonrası vücutta dolaşarak adeta bir süpürge gibi zararlı olan elementleri ve bileşikleri yok etmektedir. Günümüze dönecek olursak son zamanlarda market raflarında sıkça detoks içecekleri, sosyal medyada detoks tarifleri adı altında birçok farklı içerikler ile karşılaşıyoruz. Peki detoks nedir ? Detoks, kelime anlamı olarak zararlı maddelerden arınmak demektir. Vücudun kendini zararlı maddelerden temizlemesine detoksifikasyon denir. Bağışıklık sistemi ajanı antioksidanların yanında vücudu zararlı maddelerden arındıran iki organ bulunmaktadır, böbrekler ve karaciğer.
Bizler temizlik yaparken nasıl deterjanlara ihtiyaç duyuyorsak vücutta kendini temizlerken aynı şekilde kendine yardımcılar istemektedir. Bu yardımcılar da aynı şekilde antioksidan olarak isimlendirilmektedir. Bunların başında vitaminler, flavonoidler, bazı mineraller ve enzimler gelmektedir. Enzimler insan vücudunda hücreler tarafından üretilmektedir. Enzimler dışarıdan alınamazlar. Antioksidan vitaminlerin en güçlülerinden birisi E vitaminidir. Yağda eriyen bir vitamindir, bu sebeple yağ miktarı gözetilen diyetlerle birlikte alınmaktadır. Bitkisel yağlar ve tohumlar, E vitamini açısından zengin kaynaklardır. E vitamini, hücre zarı yapısında bulunan doymamış yağ asitlerini serbest radikal etkisinden koruyan ilk savunma hattını oluşturmaktadır. O kadar güçlüdür ki bir molekül E vitamini 100 molekül yağ asidini oksitlenmeye (kötü moleküle dönüşmeye) karşı korur (5).
Bir başka antioksidan ise melatonindir. Melatonin, normal şartlarda vücudumuzda yapılan, uyku saatlerini ve düzenini ayarlayan bir hormondur. Fakat dengesiz beslenme, yaş alma, düzensiz yaşam tarzı gibi çevresel faktörler zaman içerisinde melatonin üretimini sekteye uğratabilir. Melatonin, şimdiye kadar bilinen en güçlü antioksidandır. Serbest oksijen radikalleri oluşturmak niyetiyle kansere sebep olan maddelerin bu etkilerinin, melatonin hormonu sayesinde engellendiği araştırmalarla gösterilmiştir. Melatoninin güçlü olmasının ilk sebebi, beyin gibi vücutta birçok dokudan geçebilmesidir. Bu şekilde çok geniş alanlara dağılarak fayda sağlamaktadır. Ikinci sebebi ise diğer antioksidanların aksine çok yüksek dozlarda ve uzun süreli kullanılsa bile herhangi bir toksik (zararlı) etkisinin olmamasıdır.
Serbest radikaller ve antioksidanlar ebedi düşmanlardır. Birinin var olduğu bir yerde diğeri bulunamaz. Fakat bizim için önem olan antioksidanlardır. Vücudun savunma hattı ne kadar sağlam tutulursa, hastalık riskleri genetik bile olsa azalmaktadır. Sağlıklı gıdalar tüketmek bu işin başında gelmektedir. Sosyal mecralarda gördüğünüz ve adına detoks suyu denilen içecekleri uzmanı önermediği sürece tüketmemelisiniz. Içerisindeki herhangi bir maddeye karşı bilmediğiniz bir duyarlılığınız olabilir, içeceğin işleyişi sizin için uygun olmayabilir. Birçok sebeple birlikte en güzeli sağlıklı gıdaları doğanın size sunduğu şekilde fazla bir işleme maruz bırakmadan tüketmektir. Çünkü evrimsel adaptasyona baktığımızda günümüzde tükettiğimiz kadar hiçbir dönemde işlenmiş gıda tüketilmemiştir. Bu kadar çok otoimmün (bağışıklıktan ileri gelen) hastalık da hiçbir dönemde görülmedi. Ikisi arasındaki bağlantı çok açık ve nettir.
Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere, esen kalın.
Referanslar
1. Bjørklund, G., Shanaida, M., Lysiuk, R., Butnariu, M., Peana, M., Sarac, I., Strus, O., Smetanina, K., & Chirumbolo, S. (2022). Natural Compounds and Products from an Anti- Aging Perspective. Molecules (Basel, Switzerland), 27(20), 7084. https://doi.org/10.3390/molecules27207084
3. Vasim, I., Majeed, C. N., & DeBoer, M. D. (2022). Intermittent Fasting and Metabolic Health. Nutrients, 14(3), 631. https://doi.org/10.3390/nu14030631
4. https://www.detoxwater.com/ (erişim tarihi: 10.09.2023)
5. Mehmetoğlu, İ., (2006), Gıdalar ve Sağlıklı Beslenme, Yelken Yayınları, İstanbul.
Diyetisyen Seda Koca – Beslenme ve Diyetetik, Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi
Comments